Abstract


Metinde Anlamın Bağımsızlaştırılmasına Dair Bir Yaklaşım
Geçmişten bugüne edebî metinleri değerlendirmek için kullanılan yöntemlere bakıldığında devirlerin düşünce birikimine paralel olarak farklılaştığı ve kurallara bağlılığın giderek zayıfladığı görülür. Türlerin tipik özelliklerini belirleyen dil tasarrufunun öznenin dünyasına doğru çekilmesi, metin tahliline yönelik yaklaşımlarda bazı hususları sabit bıraksa da yeni bir bakışa olan ihtiyacı beraberinde getirir. Çağdaş Türk edebiyatında şizofren dünyanın kurgusuyla gerçek dünyanın değerlerinin göstergesi kabul edilen dilin bir araya getirilerek yeni bir anlamın metinde inşa edilmesi deneyimi okuru mevcut anlama diziliminin dışına çıkmaya zorlar. Yakın okuma ilkelerini talep eden bu eğilimin şiirdeki görüntüsü, türünün sözcüklerle ilişkisi dikkate alındığında girift bir manzara oluşturur. ‘Dis-linguistik’ şeklinde tanımlanarak dilin dizilim mantığının dışına çıkan bu anlayışta, kavramlardaki anlam içeriğinin aynı yönelişle ele alınması farklı bir tecrübe sahası oluşturur. Murat Üstübal’ın “Bulutu Kaçan Ağaç” şiirinde yeni bir düşünme alanı oluşturmak üzere dilin dizgesinden çıkarılması deneyimlenir. Bu çalışmada, bahsi edilen şiirde, kavramların birikimleri olmaksızın yeni bir anlam oluşturma çabası tahlil edilecektir.

Keywords
Şiirde dis-lingüistik yapı, anlamda bağımsızlık, Murat Üstübal, Bulutu Kaçan Ağaç.
Kaynakça