Abstract
Türkiye Türkçesinde Gramatik Oksimoron
Oksimoron, birbiriyle zıt ya da çelişkili olan (kara güneş, ihtiyar delikanlı, siyah süt, aydınlık geceler, büyük hayallerin küçük adamı, tatlı sıkıntı, ölüden diri doğmak, acıyı bal eylemek, Erkek Fatma, kuru temizleme, cennet içindeki cehennem ya da cehennem içindeki cennet vb.) iki sözcüğün oluşturduğu tamlama biçimindeki ifadelere denir. Oksimoron, sanatlı bir ifade olup bozulmuş ve çürümüş bir dilin ürünü değildir. Oksimoron, okuyucu ya da dinleyicide şaşkınlık ve hayret uyandıran, mizahın ürünü olup genellikle tamlama biçiminde anlatımı etkili kılmak için kullanılan edebi sanatlardan biridir. Tamlamalardan oluşan yapılardan farklı olarak, dilin gramatiksel yönüyle var olan oksimoron türleri de vardır. Bu yapılar, dilin türetme ürünü olan ekler vasıtasıyla gerçekleşmektedir. Türkçede bu tür durumları yansıtan ekler , +sIz, -mAz (Geniş Zamanın Olumsuz Sorusu ), -mAz (Sıfat-Fiil Eki), ne…ne ( Bağlaç) ve +cIk küçültme eki’dir. Ayrıca, Osmanlı Türkçesine Arapça ve Farsçadan giren “lâ- bî- ve nâ-” olumsuzluk ekleri ile kurulan oksimoron yapılarda söz konusudur. Bu doğrultuda çalışmamızda Modern Türk Şiiri örnekleri bağlamında belirlenen ve bu eklerle oluşturulan oksimoron örneklerine yer vererek sanatın Türkçe açısından sahip olduğu değer ortaya konacaktır.
Keywords
Modern Türk Şiiri, Oksimoron, Gramatik Oksimoron, Zıtlık.