ÖZ: 1908’de II. Meşrutiyet’in ilân edilmesi ile Türk milliyetçiliği, siyasal platformda İttihad ve Terakki Fırkası ile hâmisini bulmuştur. Hüseyinbeyzade Ali Turan, Akçuraoğlu Yusuf Bey, Musa Akyiğit ve Ağaoğlu Ahmet Bey’in Türkiye’deki Türkçülük hareketine katılmaları ile Türkçülük, entelektüel manâda daha bir derinlik kazanmıştır. Türkçülük mefkûresini, Türk sosyal - siyasal yaşamı bağlamında yaygın bir fikir cereyanı hâline getiren Ziya Gökalp ve Ömer Seyfettin’dir. Adı anılan tüm isimler; Genç Kalemler, Türk Yurdu mecmuasında yayınladıkları makaleler ve Türk Derneği, Türk Ocağı kuruluşlarında yaptıkları konferans ve toplantı gibi çalışmalarla Türkçü bir kamuoyu oluşturmuşlardır. Ziya Gökalp’in Kızılelma ideali ve Turan “mefkûrevi vatan” önermesi Türk milliyetçilerini etkilemekle kalmamış; özellikle 1911-1918 yılları arasında, dönemin tüm entelektüellerinin de üzerinde yorumlar yaptığı olgular olmuştur. Türk Ocağı ve Türk Yurdu aydınları, Kızılelma ideali ve Turan olgusundan hareketle ütopik özellikler taşıyan eserler kaleme almışlardır. Kızılelma ile Ziya Gökalp, Türkçülüğün iktidar programını yapan ilk ütopik şiirini yazmıştır. Göklap’in Kızılelma’sı, Türkçü çevrelerde derhal tesirini göstermiştir. Halide Edip’in Yeni Turan romanı ve Müfide Ferit’in Aydemir romanı, bu bağlamda en tanınmış romanlardır. Adı anılan romanlar, Türkçülük temelinde kaleme alınmış olsalar da; Yeni Turan bir “siyasal dönem romanı”; Aydemir ise “fantastik bir trajedi” romanıdır. Ahmet Hikmet Müftüoğlu’nun Gönül Hanım romanı ise, Türkçülüğün iktidar programını yapan ilk ütopik roman olması açısından son derece özgün bir romandır. Bu makalede, adı geçen eserlere dair beyan edilen iddialar, anılan metinlerin dilsel bildirilerinin verilerine ve ütopya türünün biçim ve içerikteki niteliklerine dayanarak kanıtlanmaya çalışılmıştır.
Ütopya, Kızılelma, Yeni Turan, Aydemir, Gönül Hanım.