Masallar, sözlü kültür ürünleri içerisinde nesilden nesile aktarılan dinleyiciye güven hissi vererek merakla anlatılması beklenilen bir anlatı türüdür. Bu anlatılarda çeşitli kültürel kodlar mevcuttur. 19. yüzyılda masallar ile ilgili ilk çalışmalar Grimm Kardeşler ile başlamıştır. Grimm kardeşler, masal denilince ilk akla gelen isimlerdendir. Masallar, genellikle hayal ürünü olarak düşünülse de içerisinde hayattan kesitler barındırması özelliği ile gerçeğe oldukça yakındır. Masallarda verilmek istenilen mesaj genellikle iyi ve kötünün mücadelesi ile anlatılmaktadır. Bu mücadele anlatılırken oldukça yalın ifadeler kullanılır. Grimm masalları ise bu masalların aksine ürkütücü birçok unsur içermektedir. Dinleyenlerin ürperdiği ve bilindik masal çizgisinin dışında bir tablonun mevcut olduğu Grimm masalları, bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Tespit edilen 29 masalda ürkütücü unsurlar yer almaktadır. Makalede, bu ürkütücü unsurlar uzuvların kesilmesi, insan eti yeme, sınama, ihanet, psikolojik unsurlar ve sınıflandırılamayan ürkütücü unsurlar başlıkları altında değerlendirilmiştir. Çalışmada karşılaşılan bu ürkütücü unsurlarla aslında kötülüğün var olduğu ve hayatta her zaman dikkatli olunması gerektiği mesajı verilir.
Grimm masalları, ürkütücü unsurlar, insan eti yeme, sınama, ihanet.